- Katılım
- 15 Eyl 2022
- Mesajlar
- 25,292
- Tepkime puanı
- 5
- Puanları
- 38
Bu hafta 117 yaşında hayatını kaybeden dünyanın en yaşlı insanı İspanyol Maria Branyas Morera, uzun yaşamının sırrını olumlu ilişkilere bağlarken, bilim de bunun doğru olduğunu belirtiyor. İki dünya savaşı ve iki salgın gören Morera, ölümünden kısa süre önce yaptığı açıklamada uzun yaşamının sırrını “düzen ve huzur” olarak açıklamış, “toksik insanlardan” da uzak durduğunu söylemişti. Yapılan bilimsel araştırmalar da Morera’nın görüşünü destekliyor.
Stres yaratıyor
Araştırmalar, sosyal ilişkileri sürdürmek ruh sağlığı için iyi olsa da “kişilerarası stresin” depresyon, yüksek tansiyon ve obeziteye neden olan faktörlerden biri olduğunu ortaya koydu. Bilim insanlarına göre, toksik insanlara maruz kalmanın neden olduğu stres, beynin olumsuzluğa karşı korunan transkripsiyonel tepkisinin (CTRA) uzun vadeli aktivasyonunu tetikleyerek kronik iltihaplanmaya ve adrenal yorgunluğa yol açabiliyor. Uzmanlar, uzun yaşamak için beslenme ve egzersizin önemli olduğunu, ancak iyi ilişkilerin sağlıklı ve tatmin edici bir yaşamın temeli olduğunu ifade etti. ● DIŞ HABERLER SERVİSİ
Genler de çok önemli
İngiltere’deki Brighton Üniversitesi’nde biyogerontoloji profesörü olan Richard Faragher uzun ömürlü olmada, çevre, huzur gibi birçok faktörün yanı sıra genlerin de büyük rol oynadığını söyledi. Faragher’e göre, 100 yaşını geçen kişilerin daha uzun yaşamalarını sağlayan belirli genetik özelliklere sahip oldukları, yani genetikleri sayesinde daha dayanıklı oldukları düşünülüyor. Profesör, bir de uzun yaşamada şansın da etkisi olduğunu belirtti, “Şansınız varsa uzun, yoksa kısa yaşıyorsunuz” dedi.
Şimdi en yaşlı muz seven Itooka
Guinness Dünya Rekorları’na göre, 116 yaşındaki Japon Tomiko Itooka, 117 yaşındaki Maria Branyas’ın ölümünün ardından dünyanın en yaşlı insanı oldu. Japonya’nın Ashiya kentindeki bir huzurevinde yaşayan Itooka, en sevdiği yiyeceğin muz olduğunu söylerken her sabah yoğurt aromalı bir içecek içiyor. Lisedeyken voleybol oynayan, dört çocuk annesi Itooka, eşinin tekstil fabrikasında yöreticiydi. Eşini 1979’da kaybeden yeni rekortmen, dağa tırmanıyordu ve uzun yürüyüşler yapıyordu.
